Kurye Olmanın Zorlukları: Görünmeyen Emek, Görünmeyen Risk
Son yıllarda özellikle dijital platformlar ve e-ticaret sitelerinin yaygınlaşmasıyla birlikte kurye hizmetlerine olan talep ciddi ölçüde arttı. Pandemi süreci bu talebi daha da hızlandırdı ve kurye mesleği artık günlük hayatın vazgeçilmez bir parçası hâline geldi. Ancak artan bu görünürlük, kurye olmanın arkasındaki zorlukları her zaman görünür kılmadı. Bu yazıda kurye olmanın fiziksel, psikolojik, ekonomik ve sosyal yönlerden zorluklarını detaylı biçimde inceleyeceğiz.
1. Fiziksel Zorluklar ve Riskler
a. Trafik ve Kaza Riski
Kuryeler özellikle büyük şehirlerde, yoğun trafik içinde çalışmak zorundadır. Teslimat süreleri kısa tutulduğu için çoğu zaman acele etmek zorunda kalırlar. Bu da motosikletli ya da bisikletli kuryelerin ciddi trafik kazalarına karışma riskini artırır.
Türkiye Sigorta Birliği verilerine göre, 2023 yılında trafikte yaralanan motosikletli kurye sayısında %18’lik bir artış yaşanmıştır.
Koruyucu ekipman kullanımı yaygın değil; bazı firmalar ekipman sağlamazken, kuryeler düşük ücretlerle çalıştıkları için kişisel güvenlik ekipmanlarına yatırım yapamıyor.
b. Hava Koşulları
Yağmur, kar, fırtına, aşırı sıcak gibi tüm olumsuz hava koşullarında da teslimat yapmak zorundadırlar. Bu durum yalnızca konforlarını değil, sağlıklarını da tehdit eder.
c. Yorucu Mesai Saatleri
Birçok kurye, günde 10 ila 14 saat çalışır. Özellikle “parça başı ücret” ile çalışanlar daha fazla teslimat yaparak gelirlerini artırmak ister, bu da fiziksel yorgunluğu ve tükenmişliği beraberinde getirir.
2. Ekonomik Zorluklar
a. Düşük Ücret – Yüksek Masraf
Kurye maaşları genellikle düşük seviyededir. Üstelik motor, yakıt, tamir, sigorta gibi giderler çoğu zaman çalışana aittir. Yani gelirin önemli bir kısmı masraflara gider.
Freelance çalışan kuryeler SGK’dan yararlanamazlar.
Platformlar, kuryelere sürekli artan sipariş sayısıyla daha çok çalışmaları için baskı yaparken, ödüllendirme sistemleri ise genellikle tatmin edici değildir.
b. Güvencesizlik
Çoğu kurye, “taşeron” ya da “bağımsız çalışan” statüsünde çalıştığı için iş güvencesi yoktur. Hastalık, kaza, izin gibi durumlarda gelir tamamen kesilir. İşten çıkarılmalar aniden ve sebepsiz olabilir.
3. Psikolojik ve Sosyal Zorluklar
a. Stres ve Zaman Baskısı
Teslimat süreleri genellikle kısa tutulur ve zamanında teslim edilmeyen siparişler hem müşteri şikâyetine hem de firma baskısına yol açar. Bu sürekli zaman baskısı, çalışan üzerinde büyük bir stres yaratır.
b. Müşteri ile Yaşanan Problemler
Müşteriyle doğrudan iletişim hâlinde oldukları için saygısızlık, küçümseyici davranışlar ve hatta şiddete kadar varabilen olaylara maruz kalabilirler. Özellikle apartmanlara alınmama, teslimatı yere bırakma gibi küçük gibi görünen ama sistematik olan saygısızlıklarla karşılaşırlar.
c. Yalnızlık ve Sosyal İzolasyon
Kurye işi bireyseldir. Diğer çalışanlarla sosyal bağ kurma imkânı azdır. Bu durum zamanla yalnızlık hissine, duygusal yorgunluğa ve depresyona neden olabilir.
4. Hukuki ve Kurumsal Destek Eksikliği
a. Yasal Statü Belirsizliği
Kurye çalışanlarının hukuki statüsü belirsizdir. Bazıları işçi statüsünde değildir, bazıları ise “girişimci” kabul edilir. Bu da onları İş Kanunu’nun sağladığı birçok haktan mahrum bırakır.
b. Sendikalaşma ve Örgütlenme Engelleri
Çalışanlar örgütlenmek istediklerinde işten çıkarılma veya baskı görme riski taşırlar. Türkiye’de kurye sendikalaşmaları çok yenidir ve yeterince yaygın değildir.
5. Kadın Kuryelerin Karşılaştığı Ek Zorluklar
Kadın kuryeler, erkek meslektaşlarına göre daha fazla ayrımcılıkla karşı karşıya kalırlar:
Fiziksel güçle ilgili önyargılar
Güvenlik endişeleri (gece teslimatlarında taciz riski)
Müşteri tarafından cinsiyet temelli ayrımcılık
6. Geleceğe Dair Perspektif
Dijital platformlar büyüdükçe bu sektör daha da büyüyecek. Ancak bu büyümenin insan odaklı, adil ve güvenli koşullarla desteklenmesi gerekir. Bazı Avrupa ülkelerinde kurye hakları için yeni yasal düzenlemeler yapılırken, Türkiye'de de benzer adımların atılması elzemdir.
Çözüm Önerileri:
Kuryelerin iş güvencesi ve sosyal haklarının güvence altına alınması
Motor ve ekipman desteği sağlanması
İşyeri kazaları ve sağlık sigortalarının zorunlu hâle getirilmesi
Teslimat sürelerinin insan odaklı düzenlenmesi
Kurye sendikalarının desteklenmesi ve yaygınlaştırılması
Sonuç
Kurye olmak dışarıdan bakıldığında "özgür" ya da "kolay para kazanma" yolu gibi görünse de, işin içinde ciddi fiziksel, ekonomik ve psikolojik bedeller vardır. Bu meslek, görünmeyen emek ve görünmeyen risklerle doludur. Kurye çalışanlarının daha sağlıklı, güvenli ve adil şartlarda çalışmalarını sağlamak, yalnızca bir çalışma hakkı değil; aynı zamanda insani bir sorumluluktur.
Son yıllarda özellikle dijital platformlar ve e-ticaret sitelerinin yaygınlaşmasıyla birlikte kurye hizmetlerine olan talep ciddi ölçüde arttı. Pandemi süreci bu talebi daha da hızlandırdı ve kurye mesleği artık günlük hayatın vazgeçilmez bir parçası hâline geldi. Ancak artan bu görünürlük, kurye olmanın arkasındaki zorlukları her zaman görünür kılmadı. Bu yazıda kurye olmanın fiziksel, psikolojik, ekonomik ve sosyal yönlerden zorluklarını detaylı biçimde inceleyeceğiz.
1. Fiziksel Zorluklar ve Riskler
a. Trafik ve Kaza Riski
Kuryeler özellikle büyük şehirlerde, yoğun trafik içinde çalışmak zorundadır. Teslimat süreleri kısa tutulduğu için çoğu zaman acele etmek zorunda kalırlar. Bu da motosikletli ya da bisikletli kuryelerin ciddi trafik kazalarına karışma riskini artırır.
Türkiye Sigorta Birliği verilerine göre, 2023 yılında trafikte yaralanan motosikletli kurye sayısında %18’lik bir artış yaşanmıştır.
Koruyucu ekipman kullanımı yaygın değil; bazı firmalar ekipman sağlamazken, kuryeler düşük ücretlerle çalıştıkları için kişisel güvenlik ekipmanlarına yatırım yapamıyor.
b. Hava Koşulları
Yağmur, kar, fırtına, aşırı sıcak gibi tüm olumsuz hava koşullarında da teslimat yapmak zorundadırlar. Bu durum yalnızca konforlarını değil, sağlıklarını da tehdit eder.
c. Yorucu Mesai Saatleri
Birçok kurye, günde 10 ila 14 saat çalışır. Özellikle “parça başı ücret” ile çalışanlar daha fazla teslimat yaparak gelirlerini artırmak ister, bu da fiziksel yorgunluğu ve tükenmişliği beraberinde getirir.
2. Ekonomik Zorluklar
a. Düşük Ücret – Yüksek Masraf
Kurye maaşları genellikle düşük seviyededir. Üstelik motor, yakıt, tamir, sigorta gibi giderler çoğu zaman çalışana aittir. Yani gelirin önemli bir kısmı masraflara gider.
Freelance çalışan kuryeler SGK’dan yararlanamazlar.
Platformlar, kuryelere sürekli artan sipariş sayısıyla daha çok çalışmaları için baskı yaparken, ödüllendirme sistemleri ise genellikle tatmin edici değildir.
b. Güvencesizlik
Çoğu kurye, “taşeron” ya da “bağımsız çalışan” statüsünde çalıştığı için iş güvencesi yoktur. Hastalık, kaza, izin gibi durumlarda gelir tamamen kesilir. İşten çıkarılmalar aniden ve sebepsiz olabilir.
3. Psikolojik ve Sosyal Zorluklar
a. Stres ve Zaman Baskısı
Teslimat süreleri genellikle kısa tutulur ve zamanında teslim edilmeyen siparişler hem müşteri şikâyetine hem de firma baskısına yol açar. Bu sürekli zaman baskısı, çalışan üzerinde büyük bir stres yaratır.
b. Müşteri ile Yaşanan Problemler
Müşteriyle doğrudan iletişim hâlinde oldukları için saygısızlık, küçümseyici davranışlar ve hatta şiddete kadar varabilen olaylara maruz kalabilirler. Özellikle apartmanlara alınmama, teslimatı yere bırakma gibi küçük gibi görünen ama sistematik olan saygısızlıklarla karşılaşırlar.
c. Yalnızlık ve Sosyal İzolasyon
Kurye işi bireyseldir. Diğer çalışanlarla sosyal bağ kurma imkânı azdır. Bu durum zamanla yalnızlık hissine, duygusal yorgunluğa ve depresyona neden olabilir.
4. Hukuki ve Kurumsal Destek Eksikliği
a. Yasal Statü Belirsizliği
Kurye çalışanlarının hukuki statüsü belirsizdir. Bazıları işçi statüsünde değildir, bazıları ise “girişimci” kabul edilir. Bu da onları İş Kanunu’nun sağladığı birçok haktan mahrum bırakır.
b. Sendikalaşma ve Örgütlenme Engelleri
Çalışanlar örgütlenmek istediklerinde işten çıkarılma veya baskı görme riski taşırlar. Türkiye’de kurye sendikalaşmaları çok yenidir ve yeterince yaygın değildir.
5. Kadın Kuryelerin Karşılaştığı Ek Zorluklar
Kadın kuryeler, erkek meslektaşlarına göre daha fazla ayrımcılıkla karşı karşıya kalırlar:
Fiziksel güçle ilgili önyargılar
Güvenlik endişeleri (gece teslimatlarında taciz riski)
Müşteri tarafından cinsiyet temelli ayrımcılık
6. Geleceğe Dair Perspektif
Dijital platformlar büyüdükçe bu sektör daha da büyüyecek. Ancak bu büyümenin insan odaklı, adil ve güvenli koşullarla desteklenmesi gerekir. Bazı Avrupa ülkelerinde kurye hakları için yeni yasal düzenlemeler yapılırken, Türkiye'de de benzer adımların atılması elzemdir.
Çözüm Önerileri:
Kuryelerin iş güvencesi ve sosyal haklarının güvence altına alınması
Motor ve ekipman desteği sağlanması
İşyeri kazaları ve sağlık sigortalarının zorunlu hâle getirilmesi
Teslimat sürelerinin insan odaklı düzenlenmesi
Kurye sendikalarının desteklenmesi ve yaygınlaştırılması
Sonuç
Kurye olmak dışarıdan bakıldığında "özgür" ya da "kolay para kazanma" yolu gibi görünse de, işin içinde ciddi fiziksel, ekonomik ve psikolojik bedeller vardır. Bu meslek, görünmeyen emek ve görünmeyen risklerle doludur. Kurye çalışanlarının daha sağlıklı, güvenli ve adil şartlarda çalışmalarını sağlamak, yalnızca bir çalışma hakkı değil; aynı zamanda insani bir sorumluluktur.