genel olarak çalışma alanında fazla kuryenin olmasından dolayı kıymeti olmayan meslek grubuna mensuplar. ülkemizde genel işsizlik %30 oranında olduğu için insanların işe girme önceliği hep en başta kuryelik gelmeye başladı. ( çoğunlukla üniversite mezunu gençlerin sıradan ve kendine yakıştıramadığı işlere yönelmemesinden kaynaklanıyor, haklılıklarına lafımız yok ) . bu ülke ortamında çalışanların kendilerince haklı olduğu o kadar çok konu var ki saymakla bitmez. zaten o kadar da eksiklik var ki düzelt düzelt bitmez.

özel şirketlerin iş yapma konusunda yasaların etrafından dolanmasına neden olan açıklar mevcut. bu onların işine geldiği gibi devlet kademelerinin de göz yummasına neden olacak kadar da büyük iş hacimleri var. kısaca kendi aralarında kazan - kazan durumu mevcut gibi görünüyor.

ekipman desteği konusu bizim ülkemizde manipülasyona çok açık bir durum. türk insanına bir yerde para kazanması için bir yöntem olduğunu söylemen yeterli. nasıl yapması gerektiğini o mutlaka kendi öğrenir ve bir açığını bulur. yani mayınlı bir arazi bu konu.

sendikalaşma konusu bizim ülkemizde vebalı bir durum gibi karşılanıyor. nedeni geçmişten gelen komünizm düşmanlığı ve sendika gruplarının solcu olmaları. insanların kafasındaki fotoğraftan dolayı kendi yararına da olsa sendika onların için düşmandır.

cinsiyet ayrımı konusunda yoruma gerek yok bence her iki cinste yaptıkları çoğu işte cinsiyetçi benimseme yöntemini uyguluyor.

yalnızlık ve psikolojik durum derine inildiğinde bizi muhtemelen aşacağı için yorum yapmamak daha sağlıklı olacaktır.

teslimat süreleri ve kuryelerden beklentiler konusu başlı başına tartışmaya gebe gibi duruyor. müşteri her zaman haklıdır mottosuyla insanların beyinleri yıkandığı için müşteri her şeyi talep eder konumundan ayrılamıyor kuryeye ya da hizmet sağlayan kuruma hep daha iyisini bir şekilde yapmak düşüyor.